İlginizi Çekebilir
  1. Ana Sayfa
  2. İnşaat İş İlanları ve Kariyer İpuçları
  3. İnşaat Mühendisliğinde Hangi İş Alanı Daha İyi?

İnşaat Mühendisliğinde Hangi İş Alanı Daha İyi?

featured


Arkadaşlar Merhaba

Bu şekilde çok soru geliyordu, bir başlık altında fikirlerimi paylaşmak istedim. Aşağıda yazacaklarım elbette genel geçer bir kanun değil; çok iddialı olduğum bir teori de değil. Sadece, kendi kişisel görüşlerimi paylaştığım ve geleceğe yönelik kariyer planı yaparken kafası karışan genç arkadaşlara fikir vermesi, sorgulama kriterleri oluşturabilmesi için derlediğim bir rehber diyebiliriz.

 

İnşaat mühendisliği çok geniş iş alanlarına sahip olan bir meslektir. Bu alanlardan hangisinde çalışacağınız 3  faktöre bağlıdır.

  1. Kişisel İstekler
  2. Şans ve Çaba
  3. Karakteristik Özellikler

Arkadaşlar, burada en önemli konu kişisel isteklerdir. Hayatta mutlu ve başarılı olmanın ana kuralı, hayatınızda ailenizden sonra en çok yer kaplayan, hatta bazen ailenizin önüne geçen iş hayatında mutlu ve başarılı olmaktır. Bunun da tek yolu yaptığınız işi hevesle ve severek yapmanızdır.

Bazen bir işte çalışmayı çok istersiniz fakat bir türlü şartlar olgunlaşmaz bu yönde. Yani o iş sizi istemez…Bu artık şansa kalmış bir durumdur.

Diyelim ki yeterince istekli ve  şanslısınız; çabalarınızın sonucunda  şunu farkedersiniz ki, o alanda çalışmaya karakteriniz müsait değildir. Tam da burada aşağıdaki tavsiyelerim devreye girecektir. Hangi alanda ne gibi karakteristik özellikler gereklidir bunlardan biraz bahsedeceğim.

 

1. Devlette Çalışmak

Arkadaşım, ben garanti bir maaş isterim,  iş derdim olmasın, işe girişim çıkışım, mesaim tatilim düzenli olsun yeterli, çok da parada gözüm  yok, kariyer falan da uğraşamam diyorsan, geri kalan herşeyi unut ve sırtını devlete dayamak deyimini gerçekleştirmek üzere KPSS’ye çalış.  Çünkü tüm bunları özel sektörde başarma ihtimalin çok düşük. İnşaat özel sektöründe, bu şartlarda devlet konforuna sahip çok az firma vardır. Orada da ön sıradaki biletler çoktan alınmış oluyor :)

2. Özel Sektör

Ben kariyer yapmak, daha çok kazanmak için şansımı denemek isterim diyorsan, ya da ben devlet memuru olamam, kafam rahat olmalı, tek bir kuruma bağlı kalamam, kafama eserse değişiklik yapabilmeliyim diyorsan, ben monotonluktan nefret ederim, iş, şehir, firma vs. sürekli değişiklik isterim diyorsan vs. o zaman seni özel sektöre alalım :)

Fakat inşaat sektöründe özel sektör biraz acımasız, bunu baştan belirtelim. İstihdam konusunda ciddi arz-talep dengesizliği var.  Sırf diplomalı nesil için her devlet üniversitesinde mühendislik fakültesi açılması, bu da yetmiyormuş gibi simit sarayı gibi türeyen ve mühendislik diploması veren üniversiteler, bunlar da yetmiyormuş gibi uluslararası siyasi ve ekonomik sebeplerden dolayı, Türk müteahhitlerin yurtdışındaki iş hacminin azalması, ve tüm bunlar yetmiyormuş gibi Suriyeli gibi göçmen mühendislerin de yurtiçindeki istihdama ortak olması ve daha düşük maaşla şanslarını artrmaya çalışmaları, gibi gibi pek çok etken malesef özel sektörde şansı daha da zorlaştırıyor.

Özel sektörde iş garantiniz her zaman olmayacaktır, iş bulmadan işten  çıktığınız zaman aylarca süren işsizlik durumlarınız olabilir.

Çok mu karamsar yazdım? Özelde herkes acından ölmüyor korkmayın :) İşsizlik var elbet fakat Türkiye geneli neyse bizde de o. Sadece piyasa bu kadar kötü olunca, İşverenler de bunu taçlandırarak şartları epey dibe çekmektedir.

Konumuza dönelim, devlet gibi mesai düzeni olan firma oranı bizim sektörde belki %10 dur. Geri kalanında yüksek  çalışma temposu ve esnek çalışma saatleri gibi süsü kelimeler altında ciddi stresli çalışacağınızı hatırlatalım.

Neyse özel sektöre hoş geldiniz..

  • Şantiyecilik

Teoriler, kağıt kürek işleri bana göre değil, ben hamurdur, mayadır uğraşmam, direk işin piştiği fırında olmalıyım, o bina gözümün önünde yükselmeli diyorsan, otoriter söz geçiren bir yapın varsa, ekip yönetimini kıvırırım, pratik ve seri reflekslerim var diyorsan, enerjin yüksekse, strese dayanıklı ve stres yönetimi konusunda başarılıysan, bağırtı- çağırtı, kavga gürültü seni demoralize etmiyorsa… dostum sen tam bir şantiyecisin demektir. Ha unutmadan, çayı da sevmelisin. Sevmiyorsan da sorun yok, seveceksin :)

  • Projecilik

Ben bu işin teorisini seviyorum, gerçek anlamda mühendislik hesabı kitabı yapmak istiyorum diyorsan da, proje ofisinde çalışmalı, işin tasarım-dizayn ayağında yer almalısın. Mezun olduktan sonra en rahat geçiş yapılan alan bu, çünkü üniversiteler saha teknik ofis vb. alanlara yönelik değil, -malesef- sadece projeciliğe yönelik yetiştiriyor bizim meslekte. Okulda öğretilen uygulama bilgisi sıfır. Stajda birşeyler kaparsanız iyi, o kadar.

Fakat ülkemizde de projecinin değer görmediği gerçeğini söylemeden geçemeyeceğim. Statik dizayn biriminden ceo çıkmıyor arkadaşlar… Eğer kariyer anlamında gözünüz çok yukarılardaysa bunun bilgisini vereyim. En tepedeki adamlar, uygulama, para ve zamanı yönetenlerden seçilir. Bu da saha, planlama ve maliyet kontrol altyapısından yetişmeyi gerektirir.

Yine meslektaşlarımız sağolsun fason projecilikle, bu işi de dibe çekmeyi başarmış. Büyük balıkları zaten büyük tekneler yakalıyor.  Kurumsal firmalarda teknik koordinatör gibi değerli birileri olmaz iseniz, veya arzın çok oldugu bir alanda kendinizi seçkin kılıp aranan adam olmazsanız, proje ofislerindeki maaş durumlarının şantiye ve teknik ofislere göre az olduğunu söyleyeyim. Eğer iş yapacak çevreniz var ise, projeciliği doymuş büyük şehirler yerine, memleketinizde yaparak daha güzel gelirler elde edebilirsiniz.

  • Teknik Ofis

Teorik işlerden nefret ederim, şantiyeci olacak özellikler de bende yok, ben kalfayla ustayla uğraşacak mentalde değilim, ofis ortamında beyaz yakaların arasında çalışmalıyım,  daha sakin bir iş ortamı isterim, titiz bir yapım var, dökümantasyon işleri, paradır metrajdır hesaplamaları, planlama programlama tam benlik diyorsan, tüm disiplinlerin  merkez ofisten yönetildiği ortamda  olmak isterim diyorsan, o zaman teknik ofis mühendisliği seni çağırıyor. Şantiyeciler genelde teknik ofisi çok sevmez söyliyim. Ne de olsa onlar kağıt kürek işleri yapıyor (!) Bu konuya özellikle değinmek istedim, çünkü öyle duyduysan bu senin teknik ofis alanına yönelmekteki motivasyonunuzu kırmasın. Zamanın ve paranın yönetildiği bu işleri yapmak oldukça önemlidir. Önü açıktır. Hatta mümkünse teknik ofis alanına, merkez ofislerde değil de, işleri sahayı görerek yönetebileceğiniz şantiye teknik ofisinde başlayın.

  • Teklif ve Satış Mühendisliği

Ağzım fena laf yapar, ikna kabiliyetim çok yüksek, prezentabl bir duruşum var, yerimde duramam sürekli gezmeliyim diyorsan, teklif ve satış mühendisliği tam sana göre o halde. Bu alanda bir iş fırsatı çıktıgında araştırdın ve sana yükselemezsin falan derlerse kulak asma. Bölge teklif ve satış müdürleri gayet güzel şartlarda çalışmaktadırlar. Çünkü satış yaparak veya bir ihaleyi alarak  firmaya para kazandıran adam onlar sonuçta yönetim gözünde :)

  • Bankacılık

Takım elbisemi çekmeden çalışamam, gayrimenkul, emlak konuları ilgimi çekiyor diyorsan, bankada gayrimenkul değerleme uzmanı olarak da çalışabileceğini unutma. Bana sıkıcı gelse de, kurumsallık ve yan haklar olarak özel sektörde pek bulamayacağınız şartları var.

  • İş Geliştirme & AR-GE

Araştırmacı geliştirmeci bir yapım var, yeni şeyler üretmek, icat etmek hoşuma gidiyor, yenilikçi bir ruhum var diyorsan, yapı malzeme ve kimyasalları üreten ya da inşaat teknolojileri geliştiren mühendislik firmalarında, ARGE yapan bir ortamda çalışma fırsatlarını kovalamalısın. Bunun için yapı kimyasal firmaları, inşaat malzeme üreticileri, iş makineleri ve ekipmanlarının yapımcı firmalarını araştırmaya başlayın…

  • Yurtdışında Çalışmak

Ne iş yaptıgımın önemi yok, çılgın ve gezgin bir ruhum var, aileden uzak kalmak bana koymaz, düzenli hayatla işim olmaz, paramı kazanıp emekli olunca varlık içinde olayım diyorsan,  artık Moskova ile Afganistan arasında pek çok seçeneğin var :) Yurtdışına çık dostum!

3. Kendi İşini Kurmak

Sektörde iş yapan bir aileden geliyor olabilirsiniz, bu durumda zaten çevre ve / veya sermayeye sahipsinizdir. Kendinizi de yeterince girişimci hissediyorsanız, iş başvuruları ile falan uğraşmayın. Ailenizden gelen bayrağı daha yükseğe taşımaya çalışın. Burada altını çizmek istediğim konu, eğer aile veya akraba ile çalışacaksanız ve sizi disipline edecek bir ortam yok ise, başarıda disiplinin çok önemli olduğunu unutmamalı ve bu disiplini kazanmak için bile olsa, bir kaç yıl  maaşlı çalışmanızı öneririm. Hem başka yerlerde çalışarak farkı sistemleri görmek, aile firmanızdaki yapıya katkıda bulunmanı da sağlayacaktır.

Ama benim sermayem veya çevrem yok mu diyorsun? Olsun, eğer girişimci bir yapın ve birşeyler üretmek, kendine ait çalışmalar yapmak konusunda eğilimin var,  başkası için çalışamam diyorsan,  KOSGEB gibi girişimcilere maddi destek veren kurumları araştır, olmadı belirli bir süre için hızlı sermaye yapabileceğin yurtdışı iş fırsatlarını değerlendir. Çevre edinmek için de, mesleki etkinliklere ( seminerler, fuarlar vs.) katıl. Çevre ve sermaye bileşenlerini girişimci ruhunla birleştirip 3 ‘ü 1 arada formülünü sağladıktan sonra kim tutar seni…

Tabi o kadar kolay olsa, herkes kendi işinin patronu olur :) Unutma, kendi işinde her zaman bir maaşlı çalışana göre daha fazla çalışırsın, riskleri her zaman daha fazladır.

4. Akademisyenlik

Dersleri seviyorsan ve başarılıysan, devlet veya özel sektör farketmez yukarıda sayılan işler  seni cezbetmiyor, akademik alanda kariyer yapmak, yeni tezler ortaya koymak, işin teorisine daha derinlemesine dalmak, bildiklerini öğrencilere öğretmek, bir yandan da dış sektöre danışmanlık gibi işler yapmak, yani bu işin bilirkişisi olmak istiyorsan, kafanı fazla karıştırmadan ALES’e gir diyorum :) Akademisyenlik’te para yok diyenler olacaktır. Eğer torpille koltuğa oturanlardan değil de gerçek anlamda bu işin uzmanı olanlardan olursan, dediğim gibi piyasaya danışmanlık, bilirkişilik yaparak gayet güzel paralar kazanılabilir. Tabi akademisyenlikte başarılı olmak için, maddi kaygının ötesinde bir akademik tutkuya sahip olman gerekir.  Aksi takdirde daha araştırma görevlisiyken soğursun o işten :)

Son Söz :

İster devlet olsun, ister özel sektör; ister yurt içi ister yurtdışı… çalışma alanınız yukarıda saydıklarımdan hangisi olursa olsun, çalışacağınız iş disiplininin de seçimi yine çok önemli. Üstyapı, altyapı, liman yapıları, ulaştırma yapıları vb. her bir disiplinin kendine özgü işleyişi, detayları, yaşam şekli vardır.  Bu tercihlerinizi yapmadan önce, mutlaka o alanda iş yapanlar ile sohbet imkanı yaratmalısınız -ki Linkedin’de bu çok kolay-, o alanlarda iş yapan firmaları ve çalışma şartlarını araştırmalısınız. İşin detayları ve sektörünün şartlarını iyice öğrendikten sonra size hangisinin daha uygun olduğuna yine siz karar verebilirsiniz. Bu nedenle, hangisi daha iyidir diye sorup kolay yoldan cevap aramak yerine ki sizi tanımayan insanların bu cevapları sizi yanlış yönlendirebilir,  bu alanları iyi analiz edip, sizinle tecrübesini paylaşanlardan artıları veya eksiklerini öğrenip yanyana koymanız,  “bana hangisi daha uygun” diye kendinize sormanız gerekmektedir. Bir başkasını memnun ve mutlu eden şartlar ve işler, sizi etmeyebilir.

 

Bol şans…

Bu içeriği faydalı bulduysanız, sosyal medya hesaplarınızda paylaşarak daha fazla kişinin faydalanmasına yardımcı olabilirsiniz. Ayrıca eklemek veya düzeltmek istediklerinizi yorum olarak paylaşabilirsiniz. Böylece fayda değeri daha yüksek bir içerik oluşmasına siz de katkı sağlayabilirsiniz.

Yorum Yap

Yorum Yap

Yorumlar (1)

  1. Almanyada inşaat mühendisi olarak çalışmak istiyorum Türkiye’den mavi diplomali mezun olduğum üni yurtdışında farkeder mi ?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir