İlginizi Çekebilir
  1. Ana Sayfa
  2. Öğrenci, Staj ve Yeni Mezun
  3. Öğrencilere Tavsiyeler

Öğrencilere Tavsiyeler

featured


Geriye dönüp baktığımızda, hayatımızın “ İyi ki .. ” dediklerimiz ile ” Keşke..” lerimizden ibaret olduğunu görürüz. Ancak bu keşkeler için artık çok geçtir. Bundan sonra ” keşke ” dememenin ise tek bir yolu valdır. Yürüyeceğimiz yoldan daha önce geçmiş olanların ” iyi ki” ve ” keşke” lerini dikkate almak!

Bu yazımda, henüz yeni tamamlamış olduğum bir yolda, arkamdan gelen  arkadaşlarıma tavsiyelerde bulunmak istedim. Herkesin kendince doğruları yanlışları vardır. Birilerinin “iyi ki yapmışım ” dediği şeyler için bir başkası ” keşke yapmasaydım” diyebilir. Herkes kendisine farklı şartlarda, farklı yollar çizer. Benim söylediklerim başkalarına doğru gelmeyebilir; size de. Her söylenene inanmayın, kesin doğrudur demeyin. Ama size en yanlış gelen tavsiyeyi dahi,  tecrübelerin birikimi olduğunu unutmadan dikkate alın. Doğruyu bulmak için en doğru yol budur. Size ilk tavsiyem de budur, her zaman daha tecrübeli insanların tavsiyesi peşinde koşun.

“Nasıl iyi bir mühendis olunur ?”,  “İyi mühendis olmak için ne yapılmalıdır?” Öğrenci arkadaşların bu sorularıyla her türlü sektörel platformda çok karşılaşılıyor. Bende kendi tavsiyelerim ile cevap vermeye çalışacağım bu sorulara.

Bir hocamın dediği gibi Türkiye’de en zor iki meslekten birisini seçtik. Nedir bu meslekler? askerlik ve inşaat mühendisliği. Çünkü her iki meslekte de memleketin en eğitimsiz insanlarını yönetmek durumundasınızdır. İnsan hayatının sorumluluğunu aldığımızı düşünürsek mesleğimizin ciddiyeti çok daha açık şekilde görülüyor. Kimimiz gelecek garantisi için, kimimiz akraba çevrsi için, kimimiz ise benim gibi kampüsü güzel yerde olduğu için bu bölümü tercih ettik. Her ne olursa olsun, emin olun Türkiye’de en geniş sektörlerden birisi olan ve hakkını verdiğiniz sürece çok zevkli olan bir mesleğe adım attık.. Bu mesleği para için sevmeyin. Bu mesleği medeniyeti inşaa ettiğiniz için sevin. Gerisi zaten gelir…

Bu mesleği seçen öğrenci arkadaşları, bundan sonraki hayatlarını şekillendirebilecekleri, uzun ama bir o kadar kısa 4 sene bekliyor. Tabi bu N.Ş.A’da. Genel olanın dışında 3 olabileceği gibi 7-8 de olabiliyor.  Üniversitenin kaç senede bittiğinden çok nasıl bittiği önemlidir. Şimdi size 3.5 yıllık lisans eğitimimin ” iyi ki” ve  ” keşke” lerimden birşeyler paylaşmak istiyorum.

Öncelikle üniversitenizi çok iyi seçin. Şuan o kadar çok inşaat mühendisi mezun oluyor ki… Bu konuya pek girmek istemiyorum. ” Mezun olunan üniversitenin önemi “ adlı yazımda bu konuyu uzun uzun anlattım. Unutmayın nasıl bir mühendis olacağınız nasıl bir eğitim aldığınıza bağlı. Bu da eğitim aldığınız üniversiteye.

İnşaat Mühendisliği bölümünü bitiren herkes diplomasını alıyor. Dediğim gibi o kadar çok diploması olan var ki; önemli olan diplomanın yanında, 4 sene boyunca neler kazandığınız. Bunun için ise çok değerli ve inanın çok çabuk geçecek 4 seneniz var. Hiçbir zaman ertelemeyin. Yapmanız gerekeni hemen yapın. İnanın bugün, yarınkinden daha çok vaktiniz var.

Üniversiteye kayıt olur olmaz yapacağınız ilk iş İnşaat Mühendisler Odası gençlik kollarına ve okulun mesleki kulüplerine üye olun. Oda ve kulüplerin, seminerler, kurslar, teknik geziler vb. her türlü imkanından faydalanın. Size tavsiyem, kulüplerin, derneklerin siyasi faaliyetlerine çok fazla eğilim göstermemeniz. Herşey olması gerektiği kadar olsun. Bu konuda sıkıntı çekmiş o kadar çok arkadaşım oldu ki…  Neden orda olduğunuzu unutmayın der ve konuma devam ederim. Oda ve kulüplerde edineceğiniz çevre de ileride sizin için bir artı olacaktır. Mümkün olduğunca çevre edinmeye çalışın. Bu da dediğim gibi üyesi olduğunuz kulüpler, dernekler, katılım gösterdiğiniz mesleki faaliyetler, seminerler ile mümkün olacaktır. Mezun olduğunuz zaman, hatta belki de olmadan, mesleki çevrenizin faydasını görecek ve bana hak vereceksiniz.

Erasmus vb. yurt dışı eğitim, staj gibi fırsatları mutlaka kovalayın ve mümkünse yakalayın. Ne zaman olduğunun önemi yok. Ders programlarınızı ona göre ayarlayın ve bir dönem hatta olursa iki dönem  gidin. Fırsatı yakaladığım halde bazı özel nedenlerden dolayı gidemedim. Neleri kaçırdığımın farkındayım. En başta kazanacağınız özgüven, yurtdışı tecrübesi ve dil. Ayrıca orada alacağınız farklı tarzdaki eğitimin size getirileri de olacaktır.  Bunu gidenlerden fazlasıyla görüyorum. İnanın Avrupa’da bize göre çok daha ileri düzeyde eğitim var ve kaliteli bir üniversitede eğitim fırsatı yakalarsanız bu sizin yararınıza olacaktır. Farklı bakış açısı kazanacak, mesleki ufkunuz genişleyecektir. Son sene Erasmus’a gidip, yüksek lisans için de orada kalan ve kendisine güzel bir kariyer yolu çizenler de var. Bence Erasmus, üniversite öğrencisinin sahip olduğu en önemli fırsatlardan birisi. İyi değerlendirin ! Gezip görme olarak görmeyin sadece olayı, gezin, görün elbette ama saydığım artıları kazanmadan dönmeyin.

Dil demişken, dil, dil, dil ! diyorum. İngilizce artık yabancı dilden sayılmıyor bile bazı yerlerde. İngilizce bildiğiniz kabul edilerek ikinci yabancı dil isteniyor. Hatta mümkünse, dile yeteneğiniz var ise 3. dili düşünün. Çalışacağınız şartlara bağlı belki de hiç lazım olmayacak diyenler olacaktır. Haklılar da. Ama İngilizce ve sektörde çok aranan ikinci bir dil  ( tercihen Arapça, Rusça) bilen bir inşaat mühendisinin sırtının yere geleceğini sanmıyorum. Hatta çok iyi yerlere gelmesi de büyük bir ihtimaldir. Her meslekte bu böyledir. Sırf dil bilmeniz çok iyi pozisyonlarda çalışmanız için yeterli sebeptir. Akademik kariyer için de yabancı dil büyük önem taşımaktadır. Pek çok saygın üniversitede yabancı dil koşulu vardır.  Yurtdışı kariyeri için yabancı dil şarttır. Uluslararası alanda çalışan saygın firmalar yine yabancı dil aramaktadır. Dediğim gibi, yabancı dil önemsiz bana hiç lazım olmadı diyenler olacaktır. Kendilerince doğru bir tespit. Yabancı dil olmazsa olmaz değil. Ancak yabancı dilin size açacagı kapıları düşünün! En azından İngilizce’yi üniversiteyi bitirmeden halledin. Sonra bunun için geç olabilir. Mesleki ingilizce dergileri, yayınları, tezleri vb takip edebilirsiniz. Hem sektörü takip eder hem de mesleğiniz ile ilgili yabancı terimlere de aşina olursunuz. Yüksek bir kariyer hedefiniz var ise, dil kaçınılmaz bir şarttır diye düşünüyorum. Boşuna dememişler bir lisan bir insan, iki lisan iki insan !

İnternet, size en yakın olan bilgi kaynağınızdır. Bunu iyi kullanın. İnternette pek çok sektörel siteler, e-dergiler mevcut. bunları takip edin. Bununla ilgili de bir yazı yazacağım, web dünyasındaki inşaat sitelerine dair bir rehber hazırlayacağım. Bunun dışında mesleğiniz ile ilgili resmi kurumların siteleri de sizin için faydalı olacaktır. Fırsatınız oldukça bunları takip edin. Gördüğünüz her mesleki siteyi yer imlerinize kaydedin. Vaktiniz oldukça güncel konulara bakın. Sektörden uzak kalmayın, hatta her geçen gün daha da yaklaşın. Bunun dışında mesleki dergilere abone olun.

Okuyun, izleyin, öğrenin ! yukarıda yazdığım gibi, sektörden uzak kalmayın. En son inşaat teknolojilerinden haberdar olun. Her gün bir öncekini unutturacak, yok artık ! dedirtecek mega yapılar inşaa ediliyor.  Yeni malzemeler üretiliyor. Bunları takip edin. Yapı fuarlarına katılın. Ufkunuzu genişletin. Neler yapılabildiğini görmek, neler yapabileceğinizi görmek demektir. Bu mesleğin tozunu yutmuş insanların kaleminden dökülenleri okuyun.

Teknik gezilere mümkün olduğunca katılım gösterin. Unutmayın, iş hayatına atılınca sizden ilk isteyecekleri tecrübe olacaktır. Mezun olurken stajlarınız ve teknik geziler dışında tecrübeniz olmayacak. Katıldığınız tüm staj ve teknik gezilerden olabildiğince fazla faydalanın. Öğrenci dilinde tabir ettiğimiz şekilde naylon staj yapmayın!  Stajlar ve teknik geziler, hem iş hayatına ısınmanız ve işlerin uygulamada nasıl gittiğini görmeniz açısından, hem çevre edinmeniz açısından önemlidir. Ayrıca mühendisken soramayacağınız soruları sorabileceğiniz bir ortamdır.

Program öğrenmek için çok acele etmeyin. Lisan eğitimi boyunca zaten ister istemez Autocad’i bir inşaat mühendisine yetecek kadar öğreniyorsunuz. İleride çizeceğiniz yola göre gerekli programları öğrenirsiniz. Autocad ve Ms Office programlarını kullanabilecek kadar öğrenmeniz yeterli. Ancak teknik şartnamelere, yönetmeliklere aşinalığınız olsun. En azından derslerde zorunlu olarak kullandığınız bilgileri arkadaşlarınızdan değil de bakarak kendiniz bulun. Neyi nerede bulacağınızı bilirsiniz. Bu şartnameler, yönetmelikler yapacağınız işin kurallarıdır, kanunlarıdır. Fransız kalmayın.

Size üniversitenin önemi yok, önemli olan iş hayatı diyenler çıkacaktır. Onlara ” Mühendis ile işçinin farkı nedir ? diye sorun. Neyin niçin yapıldığını üniversitede, nasıl yapıldığını iş hayatında öğrenirsiniz. Neyin nasıl yapıldığını işçi de bilir. Bu nedenle mesleki derslerden almanız gerekenleri alın. O teorik bilgileri iş hayatındaki uygulamalar ile birleştirdiğiniz zaman, bir probleme çözüm üretebildiğiniz zaman mühendis olduğunuzu hissedeceksiniz.

Kendinizi okula kaptırıp sosyal hayattan uzaklaşmayın. Sosyal hayatı kaybederseniz çok şeyi kaybedersiniz. Özellikle ilk iki sene o kadar boş, birşeyler yapmak için o kadar müsait ki.Bunun bilincinde olun. İlk yaz tatilinizde muhtemelen zorunlu staj yapmayacaksınız. Bu hayatınızın en uzun son yaz tatili olacak. Bunu bilerek değerlendirin. Bence maddi durumunuz var ise Work and Travel ya da Interrail  gibi imkanları değerlendirin. gidin gezin görün. Bu mesleki açıdan bir tavsiyem olmasaa da, bence kesinlikle değerlendirilmesi gereken bir konu. Sadece mesleki gelişim değil, kişisel gelişim de gereklidir birşeyler için. Bu tür faaliyetler inanın bana size çok şey katacaktır. Mesleki açıdan değil, sosyal açıdan.  Bu kadar uzun son yaz tatiliniz, unutmayın. Gönüllü staj yapmayın bence. Daha erken ve bunun için istemediğinz kadar zamanınız olacak. Sosyal aktivitelere önem verin. Okulunuzda ya da çevrenizdeki diğer sosyal aktivitelere katılın, mesleki olmayan kulüpler ile de ilgilenin. Başka becerileriniz de olsun. Ülkemizde olmasa da Avrupa’nın gelişmiş ülkelerinde bu konuya önem verilmektedir. Sadece sayısal beceriler değil, sosyal beceriler de dikkate alınmaktadır. Bence öyle de olmalıdır. Kitapların, projelerin, mesleğin içinde boğulmayın. Sosyal zenginliğin de getirisini hayatınız boyunca hissedeceksiniz.

Açık öğretim tavsiye etmiyorum. Çok düşündüm çok araştırdım ve okumamaya karar verdim. O kadar vaktiniz varsa yabancı dile yoğunlaşın, mesleki eğitimler alın.

Yan dal imkanınız var ise değerlendirebilirsiniz. Ben yan dal yapmadım pişman değilim ama yapanlar da inanın faydasını görüyor. Ancak mesleğiniz ile alakalı alanlarda yapın. Bir inşaat mühendisinin, harita, elektrik, makina mühendisliği ya da mimari gibi  alanlarda yapılan çalışmalarda fikir ve söz sahibi olabilmesi bence onun için bir artıdır ve bu ileride kariyer yarışında bir tercih sebebi olabilir. Bu konuda, yan dal yapan büyüklerinizden tavsiye alın.

Aynı şekilde yüksek lisansa karar vermeden mutlaka yapan ve yapmayan büyüklerinize danışın, iyice araştırın. Ben akademik kariyer düşünmedikçe çok gerekli olmadığını düşünüyorum. Yapıp da faydasını görenler elbette var ama iki senelik bir emekten bahsediyoruz. Gelecekte olmak istediğiniz yeri iyi düşünün, orada yüksek lisansın ne kadar yerinin olduğunu da. Ona göre kararınızı verin.

Açıköğretim olsun, yüksek lisans olsun, çift anadal olsun… tekrar diyorum, bunların hepsi bir emektir. Bir süreçtir. Elbette fazla bilgi göz çıkarmaz. Her bilgi fikir sahibi olma, söz sahibi olmak demektir. Ama her bilgi bir uğraş ile gelir. Gerekli uğraşlara girin. Önce yolunuzu çizin. İleride gerçekten işinize yarayacak şeylere emek sarfedin. İleride emeklerinizin boşa gittiğini düşünmek de, keşke şu işe de zaman ayırsaydım demek de kötü olacaktır. Ben yolumu çizdim. Ben kariyer hedefimde tüm bunlardan daha önemlisi yabancı dili gerekli gördüm. Ben tüm bu saydıklarımı değerlendirdim ve bunların yerine İngilizce’nin yanına ikinci hatta üçüncü dil öğrenmeyi seçtim. Önce yolunuzu çizin daha sonra karar verin.

 

Son diyeceğim, yürümek olduğunuz yoldan daha önce geçenlere mutlaka danışın. Her tavsiyelerini altını çizerek dikkate alın. Sizden daha tecrübeli gördüğünüz herkesten bir tavsiye koparmaya çalışın. Bunlar geleceğiniz şekillendirmenizde size yardımcı olacaktır. Bu yazıyı buraya kadar okumuşsanız, zaten buna niyetlisiniz ve yapacaksınızdır. Yapmazsanız bir o yana bir bu yana, rotayı tutturamadan gidersiniz ve yolun sonu görünmez. Geleceğinizi şekillendirirken gerçekçi olun. Bu nedenle sektörden uzak kalmayın diyorum, kariyer hedefleriniz sizi kör etmesin. Hayal kurmak iyidir ancak hayalci olmak kötüdür.  Çok iyi yerlere gelmiş mühendisler gibi, karın tokluğuna çalışan mühendislerinde varlığını unutmayın. Devlet olsun, özel olsun, şantiye olsun, ofis olsun, betonarme olsun, çelik olsun  tüm iş imkanlarını araştırın, değerlendirin. Kendinizi iyi tanıyın, hedeflerinizi iyi koyun ve bu yönde emin adımlar ile ilerleyin. Bu konuda da şu yazımı okumanızı tavsiye ederim: Özel mi ? Devlet mi ? 

Unutmadan… Başarılı insanların hayatlarını okuyun, inceleyin ve görün: Hiçbir merdiven, eller cepte çıkılmaz!

 

Aykut ÖZDEMİR
İnşaat Mühendisi

 

İmza atmadan önce, getireceği parayı değil götüreceği canları düşünün!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bu içeriği faydalı bulduysanız, sosyal medya hesaplarınızda paylaşarak daha fazla kişinin faydalanmasına yardımcı olabilirsiniz. Ayrıca eklemek veya düzeltmek istediklerinizi yorum olarak paylaşabilirsiniz. Böylece fayda değeri daha yüksek bir içerik oluşmasına siz de katkı sağlayabilirsiniz.

Yorum Yap

Yorum Yap

Yorumlar (51)

  1. Süreyya Karaboğa 2 yıl önce

    Abi merhaba, İnşaat teknolojisi önlisans birinci sınıf öğrencisiyim; Çap yapmak istiyorum ama yapabileceğim bölümlerden hangisini seçmem daha mantıklı olur karar veremiyorum. Bunlar ÇAP yapabileceğim bölümler; İç mekan tasarımı, elektrik, makine, iş sağlığı ve güvenliği, mimari restorasyon. En azından bir fikir belirtirsen çok sevinirim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir